Sıkıntılı geçen yıl sonunda biraz dikkatli olunup gerekli tedbirlerin alınmasıyla güneşli yaz günlerinin başlangıcı, birilerinin karamsar tablo çizmesine rağmen hepimizin ağırdan da olsa neşesinin yerine gelmesini engelleyemiyor.
Bu süre zarfında yaşananlardan bizler neler öğrendik, hayatımızda istemimiz dışındaki değişikliklerin bizleri nasıl etkilediğini çözebildik mi?
Hepimiz yazın gelmesi sıcakların artmasıyla, ya memleketlerimize giderek akraba ziyaretlerinde bulunacak ya da sıkıntılı geçen zamanın yorgunluğunu atmak için deniz kenarlarındaki tatil yerlerine gideceğiz. (Deniz üzerini kaplayan doğal cankurtaran yatağı batmamızı engellediği için korkusuzca yüzebileceğiz !!!)
Marmara Denizi’ne sınırı olan belediyelerin **can siperhane çalışmaları sayesinde** (Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yaptığı temizlik çalışmaları, kendi çalışmaları gibi gösterip Marmara’yı temizlemekten bahsetmeleri!!!, en hafif tabiriyle akıl tutulması olsa gerek) yakında denize girme imkânı bulacağımızı ümit ediyorum.
Pandemi döneminde askıya alınan sosyalleşmedeki ilişkilerimiz, normalleşmeyle kaldığı yerden değişmeden mi devam ediyor, yoksa olumlu yönde gelişerek hayat daha da yaşanır bir hale mi gelecek dersiniz.
Önceki sosyal ilişkilerimiz de olumsuz değildi, trafikte kurallara riayet ederdik, diğer arabaları ambulansları (içindeki hastayı düşünerek...) zor duruma sokmadan yol verir ** kadın sürücülere son derece saygılı davranırdık**, ufak tefek sürtüşmelerde ** birer profesyonel beyzbol oyuncusu** gibi elimize aldığımız beyzbol sopası ile caddede diğer şoför arkadaşla antrenman yapardık!!! Şimdi son derece değiştik ve geliştik (!!) diğer arabaları yol vermek yerine kaldırımlara çıkarıyoruz sonra da beyzbol antrenmanını grup halinde yapıyoruz!!
Evde geçirdiğimiz günlerde etrafımızda gelişen olaylarla ilgimiz nasıldı, gerçek bilgiye ulaşmak için neler yaptık ya da daha önceki gibi söylenenleri yazılanları doğru kabul ederek (çeşitli sosyal medya sayfalarında dağıtıp) araştırmadan, akıl süzgecimizden geçirmeden (hele de kızdığımız biri ya da grup ile ilgili ise) körü körüne mi inandık, halen aklımızı kullanmadan inanmaya devam mı ediyoruz!
İnsanları bir şekilde eleştirerek, * bizden bir şey olmaz diyen * her olumsuzluk karşısında suçu başkalarına yükleyen vatandaş olmak yerine, Pandemi döneminde kendini daha sağlıklı şekilde inceleyerek, eksikliklerinin farkına vararak, olaylarda kendi payına düşen hatayı kabullenmeyi öğrendik mi!
Emek harcamadan, kısa yoldan, var olan iş imkânlarını ve gelirini az bulup, üretime katkıda bulunmadan nasıl zengin olunur diye çeşitli yöntemler mi geliştirdik ya da benim normalleşmede, refah seviyesinin yükselmesi için yapacağım işler neler olmalıya mı çalıştık!
Pandemi döneminin, bu ülkenin vatandaşı olma hasebiyle üzerimize düşen görevi yerine getirecek kısa süreli başarılar için yalnız yürümek yerine, uzun süreli kalıcı başarılar için birlikte yürümenin gerekli olduğunu, hiçbir emperyalist gücün desteği olmadan, başaracağımıza inanmamıza umarım katkısı olmuştur!