Yıllar önce Konak’ta gündüz saatlerinde meydana gelen bir banka soygunu günlerce gazete manşetlerinde geniş şekilde yer almıştı. Bu olayı hiç unutamam,
“Soygun Saatleri”
Olaylar şöyle gelişmişti;
Banka alarmının çalması üzerine harekete geçen polis ekipleri bankanın etrafını sardı. Özel Harekat Şubesi’ne bağlı keskin nişancılar ise yüksek binalara konuşlanarak güvenlik tedbirlerini arttırdı.
Banka çalışanlarını rehin alan soyguncusu alarmın çalması üzerine korkuya kapılmış ve etrafa ateş açmaya başlamıştı. Bunun üzerine ekipler anonslarla banka soyguncusunu hiç kimseye zarar vermemesi için defalarca uyarmaya başladı.
Bankanın telefonundan soyguncuya ulaşıldı ve ikna çalışmalarına geçildi. Soyguncu kendisini arayan Asayiş Şube Müdürü’ne kimseye zarar verme amacının olmadığını aldığı paralarla bankadan çıkmak istediğini kendisine bir araç hazırlanmasını talep etti.
Banka çalışanları ve bankada bulunan müşterilerin herhangi bir zarar görmemesi için yetkililer bu talebi kabul etti.
Ancak bu arada bir polis helikopteri olay yerinin üstünde uçuşa başladı.
Olay sanki bir filim gibiydi.
Saatler sonra maskeli olduğu gözlenen soyguncu çaldığı paralarla birlikte bankanın önüne getirilen araca bindi ve kendi kullandığı araçla birlikte kaçmaya başladı. Ancak havadan helikopterle aracı izleyen polis yerdeki ekipleri yönlendirerek kaçan aracı takip ediyordu. Araç ise Karşıyaka’dan Menemen istikametine doğru gidiyordu.
Ancak soyguncunun bulunduğu araç Menemen yakınlarında bir ağaçlık bir alanda bulunan toprak yola girdi.
Aracı takip eden polisler Menemen polisinin de desteğiyle kaçan soyguncuyu barikat kurularak yapılan bir operasyonla sağ olarak yakaladı.
Daha sonra yapılan araştırma sonucu çaldığı paralarla birlikte kıskıvrak yakalanan soyguncunun elindeki silahın kurusıkı bir silah olduğu belirlendi.
Soyguncunun bir süre önce çalıştığı fabrikadan işten çıkarıldığı ve borçları yüzünden banka soymaya karar verdiği öğrenildi. Olayda sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanan banka soyguncusu cezaevine gönderildi.
Bu banka soygunu yerel ve ulusal gazetelerde manşetten verilmişti.