Bir yanda “Zil, şal ve gül” şarkısının kıvrak nameleri ile “sefahat” peşinde koşup dünyayı turlayanlar… Diğer yanda “İş, aş, yoksulluk” diye kıvranıp “sefalet” içinde yaşayanlar…
Yanlış anlaşılmasın diye, sözlük karşılığını yazayım:
Sefahat; zevk ve eğlence düşkünlüğü… Sefalet; Yokluk içinde bulunma, yoksulluk çekmek…Depremler, ardından dünyayı esir alan virüs salgını… Ve bunun sonucu ortaya çıkan; işsizlik yoksulluk, yolsuzluklar ve de BEYİN GÖÇÜ…
Bu göç, öyle Ali Bey’in, Veli Bey’in vd. Bali, Cocoa, Bora Bora, Zenzibar adalarına sefahat için vur patlasın, çal oynasın tipi bir göç hiç değil!
Şu günlerde yazılı ve görüntülü medyada işsizlik, genç işsizler, liseli, üniversiteli işsizlerin rakamları, açıklandıkça kabiliyetli, ileri görüşlü genç beyinler “ver elini Avrupa, Amerika, Çin, Japonya” deyip göçüp gidiyorlar. İyi mi, kötü mü demiyorum; kendilerinin, ülkelerinin geleceği için üzülerek gidiyorlar…İşte Koronavirüse karşı dünyaya umut aşılayan Türk kökenli bilim insanları Prof. Uğur Şahin ve Dr. Dr. Özlem Türeci…
* * *
Geçen hafta köşemin konuğu olan Norveç- Oslo’dan bize seslenen psikolog-yazar Özge Özdemir'in bir de “Kendime Kaçış” romanından bahsetmiştim. Danışmanım Mustafa Derici bu hafta da “Beyin Göçü” haritasından ABD New Jerse’ den Kartal Sokulgan’ ı işaret etti.
Kartal Sokulgan 1986 Ankara doğumlu, İzmir’e yerleşmiş, Bornova Anadolu Lisesi ve İzmir Ekonomi Üniversitesi mezunu. 2010 Pekin’de Çin Dili eğitimi almış, profesyonel hayata orada başlamış.
2013’te çalıştı özel firmanın Rusya’daki firmasına terfi etmiş. Üç yıl Moskova’da çalışmış. Rus savaş uçağının Türkiye tarafından düşürülmesi sonucu 2016’da Avustralya’ya taşınmış, Envanter ve Stok Denetimi Firmasında supervısor olarak çalışmış. 2019 ‘da yetenekli profesyonel kategorisin de Amerikan Yeşil kartını alarak tam da Covid salgını öncesi New York’a taşınmış. 8 Aydır New Jerse’ de operasyon sorumlusu olarak çalışıyor…
* * *
New Jersey’in Türklerin ABD’de en yoğun yaşadığı üç eyaletten biri olduğunu ve burada Biden’ i destekleyen bulunduğunu belirten Kartal Sokulgan, bunun sebebinin de Trump’ ın göçmenlik yasalarını zorlaştırması ve ırkçılığı körüklemesinin olduğu görüşünde. Nitekim New Jerse de Biden’e % 57, Trump’a %41 civarında oy çıkmış.
Neden Türkiye’de çalışmadığınız? diye sormadan edemedim. İşte cevabı: “ İzmir Ekonomi Üniversitesi’nden Çift Anadal Programı tamamlayarak derece ile mezun oldum. Üniversite son senemde İzmir’deki Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası’nda (VOB) staj yaprak geçirdim. Staj sürem içerisinde 2 adet araştırmam Borsa dergisinde yayımlandı Kyoto Protokolü hakkında yapmış olduğum çalışma bu konu hakkındaki Türkiye’deki ilk çalışmalardan olup bir çok akademik yayımda referans olarak gösterilmiştir. Ayrıca dergide yayımlanan 2 araştırmam da ektedir) Aynı sene içerisinde VOB’ un açmış olduğu uzman yardımcılığı sınavına girdim. Dönemin üst yöneticileri beni bu sınavda işe alamayacaklarını ancak bir sonraki sınavda uzman yardımıcısı olarak alabileceklerini yüz yüze belirttikleri gün eşyalarımı toparlayıp Çin uçak bileti bakmaya başladım. Zaten ilgi duyduğum bir kültür ve ekonomik güç olduğu için bir an bile tereddüt etmedim. Daha sonraki dönemlerde ise Türkiye de çalışmayı uzun süre hiç düşünmedim. 2019 yılına geldiğimizde ise yeşil kart işlemlerinin son safhasında ailemle vakit geçirebilmek için Türkiye’ye döndüm. Vize işlemleri beklenenden uzun sürdü. Bu sebepten dolayı önceliğim İzmir olmak üzere uluslarası şirketler ve Türkiye’nin büyük holding şirketleri ile iş görüşmelerim oldu. Açıkçası uzun süren yurt dışı yıllarından sonra Türkiye’de kalmayı bile düşünmüştüm. İş görüşmelerinde yeri geldi tanıdık istendi yeri geldi ‘biz size istediğiniz imkanı veremeyiz’ dendi, yeri geldi yabancı dile ihtiyaç duymuyoruz dendi. Hatta İzmir’den İstanbul’a seyahat ederek yapmış olduğum Türkiyen’nin sayılı holdinglerinden biri ile yaptığım görüşmede kendileri ile çalışmak isteyip istemediğim sorulmuştu. Tabiki üzücü bir süreç oldu benim için. Özgeçmişimde bazı kısımları silmek durumunda bile kalmıştım. İzmir’deki iş imkanlarının kısıtlı olduğunu zaten biliyordum. Ancak holding veya uluslarası şirketlerin bakış açıları beni geçekten üzdü. Bu durum sadece benim özelimde değil birçok lise arkadaşım yakın arkadaşım benzer veya farklı sebeplerden ötürü ya İzmir dışında ya da benim gibi yurt dışında çalışmaktadır. İzmir özelinde ise şu hususu da belirtmeden geçmek istemiyorum. Yaklaşık bir yıl çok büyük şevk ile staj yaptığım emek verdiğim, sınavına girdiğim ve Türkiye gerçeği olan durumlarla karşılaştığım VOB sonraki yıllarda Borsa İstanbul’a bağlandı ve İzmir maalesef önemli bir değeri kaybetti. “