İzmir’in Menemen ilçesinde 90 yıl önce Cumhuriyet karşıtı güçler tarafından katledilen Asteğmen Kubilay ve arkadaşları bir kez daha anıldı.
Yine belirli kişiler ve görüşteki insanlarımız, İzmir’in Menemen ilçesinde 90 yıl önceki kanlı ayaklanmada Cumhuriyet karşıtı güçler tarafından katledilen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki yine unutulmadı.
Yıldıztepe Şehitliği’nde düzenlenen resmi tören Kubilay Anıtı’na çelenk bırakılarak başladı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Kubilay ailesiyle anı fotoğrafı çekildi.
Tören şehitlerin mezarlarına karanfil bırakılmasıyla sona erdi. Törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu, Menemen Belediye Başkan Vekili Deniz Karakurt ile diğer ilçe belediye başkanları, Menemen Kaymakamı Fatih Yılmaz, Garnizon Komutan Vekili Topçu Albay Eray Ercan ve İzmirliler katıldı.
*- ‘Lafla değil!’, boynunu verdi
Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşma yapan Topçu Yüzbaşı Melih Pekbardakçı ‘Devrim şehidi Kubilay, Cumhuriyet’i ve Atatürk’ü korumak için boynunu vermiş ama boyun eğmemiştir. Kubilay olmak birçok değerin simgesidir. Kubilay olmak vatanseverliktir. Atatürk ilke ve inkılaplarından ödün vermemektir. Kubilay olmak, asla boyun eğmemektir. Kubilay olmak karanlık yerine aydınlığı, dogmaların yerine bilimselliği ve akılcılığı seçmektir’ dedi.
*- “İzmir, Cumhuriyetin yılmaz savunucusu olmaya devam edecek”
Günün önemine dair bir açıklama yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise ‘Tarih, Menemen olayını gerçekleştirenleri, demokrasinin, Cumhuriyetin, yani halkın düşmanları olarak, Cumhuriyet’i yıkmaya çalışanların karşısında dimdik duran Asteğmen Kubilay’ı, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki’yi ise devrim şehitleri olarak yazdı. Kubilay’ı şehit eden ve ‘Cumhuriyet bitmiştir’ diyerek halk düşmanlığı yapan zihniyete karşı Cumhuriyet’i muhafaza etmeye ve ikinci yüzyılına doğru emin adımlarla yürümeye devam ediyoruz.
Kurtuluş mücadelesini başlatan ve bu mücadelenin zafere ulaştığı İzmir, 90 yıl önce Kubilay’ın şahsında özgür ve bağımsız bir ülke olmayı kabul etmeyenlerin karşısında durarak Cu mhuriyetimiz ve kazanımlarına sahip çıkmıştır. İzmir o gün olduğu gibi bugün de demokrasinin ve Cumhuriyetimizin yılmaz savunucusu olmaya ve bu değerleri ileriye taşıma kararlılığına sahiptir” diye konuştu.
*- Sinir bozucular!
Bunlar iflah olmaz!
Televizyonlara çıkarılan ‘kadrolu’ sözde bilim adamlarından söz ediyorum…
Nasıl birilerinin diplomalarının gerçek olup olmadığını tartışıyorsak bunun gibi, bence bunların nasıl rektörlük ya da profesör olmalarının tartışılması daha doğrusu araştırılmasını da düşünüyorum…
Çünkü sıradan bir insan bile bunlar kadar sığ düşünüyor olamaz…
Modaratör mü deniyor, yoksa başka yabancı kökenli bir isimle mi tanınıyor, yönetici durumundaki sunucu ‘4 yaşındaki çocukların ücretsiz süt almaları ve anneleri ile birlikte ücretsiz toplu ulaşım araçlarında seyahatinin Sayıştay tarafından doğru bulunmadığını, bu hakkın sadece cumhurbaşkanının elinde bulunduğunu’ belirtmesi için ne düşündüğünü soruyor bu kadrolu kişilere…
Yanıt şöyle:
‘Belediye başkanı 1,5 yılda ne yaptı? İşi gücü bakanlarla uğraşmak.,. Halkı düşünmüyor, doğru dürüst bir icraatı yok!’
Bir diğeri de başlıyor, AKP’nin başarılarını anlatmaya…
Hep bildiğimiz methiyeler…
Bir başkası da, ‘Seçimlerde göreceksiniz!’ diyor…
Neyi göreceğiz?
Yani İstanbul başta olmak üzere Ankara, hatta İzmir ve tüm büyükşehirlerdeki CHP belediye başkanlıklarını yine AKP geriye alacak…
Hesapları ve düşünceleri bu…
Çoğu zaman dörde karşı bir, ya da beşe altıya karşı iki olarak sahada, yani ekranda bulunanlar, muktedire karşı muhalif olan şöyle diyor?
‘Çocuklara süt vermek, binlerce anneyi ücretsiz taşımak suç olur mu?
Zaten suç ise CHP’li başkanlar cezalarını çekmeye razı olduklarını belirtiyorlar.
AKP döneminde yani 1,5 yıl öncesine kadar İstanbul’da 20’ye yakın metro ve ulaşım çalışmaları ödenek yokluğundan durdurulmuş…
Rakamları ve de hatları tek tek açıklanıyor tek konuşmacı tarafından…
AKP çoğunluğundaki belediye meclisi tarafından Ekrem İmamoğlu’nun sağladığı krediye ‘hayır!' denilerek önüne set çekilmesine rağmen, tasarruf tedbirleri sayesinde çalışmaların başlatılıp bitirileceğini belgelerle anlattı…
‘Çamur at izi kalsın, ya da ‘kuyruklu büyük yalan söyle herkes inansın!’ sistem ve prensibiyle hareket edenler gerçekler belirtilince sadece bakıyor, ya da lafı başka yöne çekmeye çalışıyorlar…
Yine aynı terane baştan başlıyor…
Sil baştan dünyayı nasıl dize getiriyoruz…
Hiç kimse aç ve açıkta değil…
Söyleyenler bozguncu…
Kısır döngü devam ediyor...
GÜNCEL
Çeşme’de bir ilk
Şu zamanda insanlara en fazla gereken yer pazaryeri…
Hatırlarsınız şikâyet üzerine Bornova Özkanlar Pazarı iptal edilince onlarca pazarcı esnafı ile birlikte yüzlerce vatandaş da ‘mağdur olduk!’ diye ayağa kalktı.
Uzun süre halk da pazarcılar da oyalandı ve sonuçta Bornova Belediyesi’nin de devreye girmesiyle sorun çözüldü.
Ondan önce ise Üçkuyular Pazaryerini ve sorununu yaşadık ve çözüldü.
Yani çok ama çok önemli…
İşte bu önemi kavrayan Çeşme Belediyesi de bir ilki gerçekleştiriyor.
‘Kapalı Pazar Yeri ve Çok Amaçlı Merkez’ için adım atıldı..
Başkan Oran, ‘Tamamen Çeşme Belediyesi’nin imkânları ile yapılacak Pazar yerinin arazisini 709.000 TL bedelle satın aldık. Çok yakın zamanda Reisdere Kapalı Pazar Yeri yapımına başlıyoruz. Çeşmemiz’e hayırlı ve uğurlu olsun’ dedi.
Çeşme’nin ilk kapalı Pazar yerini Reisdere’de yapmak için TOKİ’den 709.000 TL bedelle 2730,24 m2 büyüklüğünde arsa satın alan Çeşme Belediyesi yatırım ve altyapı hamlelerine bir yenisini daha eklemiş oldu.
*- İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden duyuru
Bu yıl ilk kez uluslararası boyutta düzenlenen ve pandemi koşulları nedeniyle uzaktan katılımla 16-25 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen İzmir Mizah Festivali’nin katılımcıları ile ilgili gerçek dışı iddialar üzerine bir açıklama yapma gereği doğmuştur.
Öncelikle belirtmeliyiz ki, Charlie Hebdo dergisinden herhangi bir karikatürist İzmir Uluslararası Mizah Festivali’ne davet edilmemiştir. Bu kapsamda ortaya atılan iddialar tamamen gerçek dışıdır.
Bununla birlikte etkinliğe katılan karikatür ve mizahçılar içinden iki ismin aleyhinde bazı olumsuz açıklama ve yayınlar yapıldığı görülmektedir. Festival etkinliğindeki konuşmacılar arasında yer alan şimdi kışkırtıcı yayınlara konu edilen dünyaca ünlü iki karikatürist Kichka ve Plantu ise önceki yıllarda ülkemizi ziyaret ederek bakan ve Başbakan Yardımcısı düzeyinde kabul görmüş, üst düzey tebrik ve takdirlere mazhar olmuş isimlerdir.
24 Aralık tarihinde yayınlanması planlanan “Dünya Karikatüründe Toplumsal Eleştiri ve Mizah” başlıklı oturumlara katılan 10 karikatürist dahil hiçbir katılımcıya ücret ödenmemiştir. Festival içeriğinin çekimleri yayın tarihi öncesinde dijital ortamda tamamlanmıştır.
Ancak bazı siyasetçilerin şoven-popülist söylemlerinin de etkisiyle estirilmeye çalışılan hava hoşgörü ve huzur ortamını baltalamıştır. Festival moderatörü ve Festival Yönetmeni’nin tarafımıza yazılı yaptığı 24 Aralık etkinliklerini yayından çekme talebi kabul edilmiştir.
Saygılarımızla kamuoyunun değerlendirmesine sunarız.